Haberin galerisi için tıklayın!
Zeytin işletme tesisi sahibi Musa Sönmüş, PHA muhabirine zeytinyağı satın alırken dikkat edilmesi gereken hususları anlattı.
Zeytinyağını alırken markalı olmasına ve seyyar satıcılardan kesinlikle tercih edilmemesine dikkat çeken Sönmez, “Zeytinyağındaki en büyük hile diğer ucuz yağların karıştırılması. Kanola yağı olabilir, ayçiçeği yağı olabilir, bunlara benzer daha ucuz maliyetli yağlar zeytinyağı ile karıştırılabiliyor.”ifadelerini kullandı.
“Markalı yağlarda da hile yapılabiliyor”
Sönmez, markalı zeytinyağlarında da hile yapılabildiğini ileri sürdü. Markalı yağların gerçek olup olmadığını öğrenmek için Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı sahte ürünler listesine bakılmasını öneren Sönmez, şöyle devam etti:
“Tabi ki, üstüne basarak söylemek istiyorum; kesinlikle markasız nerde üretildiği belli olmayan ürünleri satın almasınlar. Tabi markalı diye o gerçek zeytinyağı da olmayabilir. Bu konuda Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı sahte ürünler listesinde özellikle dikkatlice bakmaları lazım. Sadece zeytinyağı değil diğer ürünlerde de hile var. Zeytinyağındaki en büyük hile diğer ucuz yağların karıştırılması kanola yağı olabilir, ayçiçeği yağı olabilir, bunlara benzer daha ucuz maliyetli yağlar zeytinyağı ile karıştırılabilir.
Bu durumda da tabi ki maliyet düşer satış fiyatları da düşer bu yüzden en önemli nokta zeytinyağını hangi firmadan aldığınız. Belirli bir firma ise o Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı sahte ürünler listesinde yoksa demek ki gerçek zeytinyağı alıyorsunuz yoksa zeytinyağında hile bizde çok duyuyoruz ve bazı hileler laboratuvarda da görünmüyor. Bunu bazı profesörlerden duydum bazı karışımlar zeytinyağının içindeki hileyi laboratuvarda bile görmememizi sağlıyor.
Vatandaşlarımızın tek seçeneği tabii ki dediğim gibi laboratuvarda da analiz edilemediğine göre belirli güvenilir yüzde 100 olduğunu bildikleri yerlerden zeytinyağını almalılar. Kesinlikle seyyar satıcıdan il il gezen arabalardan almamalarını öneriyoruz.”
Kiyas: “Kristalleşen zeytinyağı gerçektir”
Adıyaman İl Tarım ve Orman Müdürü Nurettin Kıyas, zeytinyağında yapılan hilelerin zeytinyağının gerçek olup olmadığını anlamanın bazı püf noktaların olduğunu kaydetti.
Kiyas, zeytinyağının tuz ruhu ile buluştuğunda rengi değişmiyorsa yine bu şekilde saf olduğunun anlaşıldığını öte yandan 0 ile -6 derecede dolapta kristalleşirse gerçek zeytinyağı olduğu anlaşılacağını vurgulayarak, şunları ifade etti:
“Gıda laboratuvarlarında birçok değere bakılmaktadır. Şimdi en doğru yöntem bu ama halk arasında da 0 ile -6 derecede dolaba konup zeytinyağı eğer kristalleşirse Zeytinyağının gerçek zeytinyağı olduğu anlaşılıyor. Yine zeytinyağı bir bardak suyun üzerine konup zeytinyağı üzerine çıkıyorsa böyle bir yöntem ile de zeytinyağının en azından biraz daha gerçek zeytinyağı olduğu anlaşılıyor. Tuz ruhu ile buluştuğunda rengi değişmiyorsa yine bu şekilde zeytinyağının saf olduğu ile ilgili genzi yakması konusunda bunun gerçekçi olduğunu söyleyebiliriz.
Zeytinyağının kokusu zaten baskındır, kendine has bir kokusu var.Halk arasında da bu tür birkaç basit kontrolle zeytinyağının saf olduğu anlaşılabilir. En doğru yöntem bizim gıda laboratuvarında en doğru tahliller yaparak gıda kodeksimize uygun olup olmadığı tespiti tarafımızca yapılmaktadır. Eğer piyasaya zeytinyağı olarak sürülüp zeytinyağından başka bileşenler varsa biz zaten taklit ve tahrişte ilgili firmalar hakkında yasal işlem başlatıp kaldırılmasını sağlamaktayız.”
“Türkiye’de zeytin yetiştiriciliği alanında 20’inci sıradayız”
Adıyaman’da dikili zeytin ağacı alanı bakımından 27 bin dekar alana sahip olduğunu ve 20’nci sırada olduğunu 4 bin 400 ton zeytin üretimi yapıldığını belirten Kiyas, şu bilgileri verdi:
“İlimizde zeytin dikili alanlarımız 27 bin dekar bu 27 bin dekar Türkiye’de zeytin yetiştiriciliği alanında 20’nci sıradayız yine zeytin üretimi alanında 4 bin 400 ton zeytin üretimi yapmaktayız. Bu konuda da Türkiye’de 21’inci sıradayız üretim yapılan iller arasında.
İlimizde ayrıca zeytin işleyen zeytinyağı üretimi sağlayan 4 adet işletmemiz bulunmaktadır. Hem bu işletme sayılarımızda bir artış var hem de zeytin dikili alanlarda bir artış var. Çiftçilerimiz daha çok en verimsiz arazilerde zeytin yetiştiriciliğine yönelmektedir. Zeytin veriminde bu yıl yaklaşık yüzde 20 civarında bir düşüş yaşandı bu hem zeytinyağının üretimine olumsuz yansıdı, hem de normal zeytinin veriminin düşüklüğüne sebep oldu.
2020 verilerimiz henüz ocak aynı da netleştiriyoruz geçen yıl 400 ton olan üretim miktarımız bu biraz düşecektir muhtemelen 3 bin 800, 4 bin ton arası düşecektir ama bizim zeytin dikili alanlarımız her yıl gittikçe artmaktadır.”