15 Kasım 2024 Cuma
Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun ve kariyer sınavlarını iptal edilmemesi halinde 2 Kasım günü iş bırakma kararı alınmasının ardından demokrasi parkı önünde basın açıklaması yapıldı.
Demokrasi Parkı önünde düzenlenen açıklamada KESK Adıyaman Şubeler Platformu adına konuşan Eğitim Sen Adıyaman Şube Başkanı Abdullah Demir,” Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, öğretmenlerin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen bir meslek yasasını kabul etmiyoruz. Eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren Öğretmenlik Meslek Kanunu düzenlemesini kabul etmiyoruz. Bu yasaya yönelik tüm öğretmenlerin ortak tepkilerine rağmen, Milli Eğitim Bakanlığı ısrarla somut bir adım atmamaktadır.
Türkiye’de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaşlarla çalışmak zorunda kalan başka bir meslek grubu yoktur. Öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli ayrımına yenilerini eklenirken, eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleği de eklenmek istenmektedir. Öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin sorunları Milli Eğitim Bakanlığı’nın gündeminde değildir. Yıllardır ekonomik, sosyal ve özlük haklarımıza ve geleceğimize yönelik taleplerimiz görmezden gelinmektedir. İnsanca yaşam ve insan onuruna yakışır ücret taleplerimiz yok sayılmaktadır.
Öğretmenlerin mesleki birikimini ve niteliğini yok sayan kariyer basamakları uygulamasının öğretmenlik mesleğinin saygınlığını daha da düşürmesine karşı hiçbir eğitim emekçisinin sessiz kalması beklenemez. Eğitim alanında örgütlü hiçbir sendikanın tepkisiz kalması beklenemez. Bu amaçla 14 Ekim tarihinde eğitim alanında örgütlü ve mücadeleden yana olan sendikalar bir araya gelmiş ve ortak talepler belirlenmiştir. Taleplerimiz şu şekildedir. 19 Kasım tarihinde gerçekleşecek kariyer sınavı derhal iptal edilmelidir. Eğitim öğretim yılına hazırlık ödeneği ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmelidir. Tüm eğitim çalışanlarına yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışı sağlanmasına ilişkin düzenleme yapılmalıdır. Kamuda mülakat uygulamasına son verilmelidir. Tüm eğitim çalışanlarına sosyal devlet ilkesi gereği ayrım yapılmaksızın; giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılmalı ve aile çocuk yardımı tutarları iyileştirilmelidir. Vergi dilimi adaletsizliğine son verilmelidir. Öğrencilerin en temel hakkı olan eğitim, barınma ve beslenme hakları, sosyal devlet anlayışıyla devlet güvencesine alınmalı ve kamusal eğitim sağlanmalıdır.
Bu talepler ve uyarılara rağmen bir düzenleme yapılmaması halinde 2 Kasım 2022 tarihinde bir günlük iş bırakma eylemi yapılması karara bağlanmıştır. Taleplerimiz sadece ortak metne imza atan eğitim sendikalarının değil, tüm eğitim ve bilim emekçilerinin talepleridir. Bugüne dek görmekteyiz ki Milli Eğitim Bakanlığı eğitim alanında örgütlü sendikaların sesini duymamakta ısrar etmekte, bugüne kadar her konuda olduğu gibi, Öğretmenlik Meslek Kanunu konusunda da bildiğini okumayı sürdürmektedir. Öğretmenlerin temel haklarını, ekonomik taleplerini ve iş güvencesi başta olmak üzere sosyal, demokratik ve özlük haklarını güvenceye alan yeni bir meslek kanunu hazırlanmalıdır. Ay sonunu getiremeyen, kirasını ödeyemeyen, faturalarını ödemekte zorlanan bir eğitim emekçisinin mesleğini sağlıklı şekilde yapabilmesi ve nitelikli bir eğitim verebilmesi mümkün değildir. Eğitim emekçilerinin ihtiyacı kariyer değil, insanca yaşayacak ücret, sağlıklı çalışma koşulları ve güvenli gelecektir.
Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrımızdır; kariyer basamakları sınavını yapmayınız. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu bütün sonuçlarıyla birlikte derhal iptal ediniz. Eğitim sendikalarının ortak sesini duyunuz, yapılan yanlıştan çok geç olmadan geri dönünüz. Eğitim Sen, kariyer basamakları sınavının iptali için, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun yeniden düzenlenmesi için, yoksulluk sınırı üzerinde bir ücret artışı, güvenceli iş, kamusal ve demokratik eğitim için mücadelesini sürdürmeye kararlılıkla devam edecektir” dedi.
Basın açıklamasının ardından halay çeken kalabalık daha sonra sesiz şekilde dağıldı.